Azerice - Türkçe çeviri (v1.4 yeni)
?Azerice
Seni sevmek ucun geldim
dunyaya ( Zelimxan Yaqub )
Colde cicek oldum, cemende
naxis,
Simsekde od oldum, buludda
yagis.
Sirli bir goz gordum, nurlu bir
baxis,
Cevrildim cesmeye, qarisdim
caya,
Seni sevmek ucun geldim
dunyaya.
Men min il evvel de gele
bilerdim,
Min ilden sonra da ole
bilerdim.
Zamani basqa cur
hesablayardim,
Vaxti basqa cure bole bilerdim.
Dusub sen dogulan hefteye,
aya,
Seni sevmek ucun geldim
dunyaya.
Sesini esitdim, sesden ses
aldim,
Saqraq gulusunden guc, heves
aldim.
Sen nefesim oldun, men nefes
aldim,
Mustuluq verdiler gunese, aya,
Seni sevmek ucun geldim
dunyaya.
Nece dinsizleri dine getirdim,
Qorudum sunbulu dene
getirdim,
Konlumde ne varsa, sene
getirdim.
Menim yollarimi kese bilmedi
Ne serhed, ne demir, ne das,
ne qaya,
Seni sevmek ucun geldim
dunyaya.
Mecnun da, Kerem de, Ferhad
da menem,
Mecnuna, Ferhada qanad da
menem,
Olum de, sevgi de, heyat da
menem
Sukur yaradanin verdiyi paya,
Seni sevmek ucun geldim dunyaya.
Türkçe
Seni sevmek için geldim dünyaya (Zelimhan Yakup) Çölde bir çiçek, ormanda bir desen, şimşekte ateş, bulutta yağmur oldum. Gizemli bir göz, ışıldayan bir bakış gördüm, Bir çeşmeye dönüştüm, Irmaklara karıştım, Seni sevmek için geldim dünyaya. Bin yıl önce gelebilirdim, Bin yıl sonra ölebilirdim. Zamanı başka türlü hesaplardım, zaman başka türlü olurdum. Doğduğun haftaya, aya düştüm, Seni sevmek için geldim dünyaya. Sesini duydum, sesinden seda aldım, Gülümsemenden güç ve coşku aldım. Nefesim oldun, Nefes aldım, Güneşe ve aya neşe verdiler, Seni sevmeye geldim dünyaya. Nice dinsizleri dine getirdim, Güneş ışınlarını bile getirdim, İçimden ne varsa sana getirdim. Hiçbir sınır, hiçbir demir, hiçbir taş, hiçbir kaya yolumu kapatamadı, Seni sevmeye geldim dünyaya. Mecnun, Kerem, Ferhad, Ben Benim, Mecnun ve Ferhad kanatlar, Ben Ölümüm, aşkım, yaşamım, Yaradanın verdiği paya minnettarım, Seni sevmeye geldim dünyaya.